Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çalışan kamu işçileri adına imzalanan yeni toplu iş sözleşmesi, işçiler için önemli kazanımlar getirirken, sosyal medyada farklı bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Yetkili işçi sendikasının zam duyurusu:
Bazı sosyal medya kullanıcıları ve memur sayfaları, işçilere yapılan zamları yalnızca brüt maaş üzerinden ele alarak, kamuoyunda “işçiye 72 bin TL maaş verildi” algısı oluşturmaya çalıştı.
Oysa gerçek tablo, bu söylemlerin çok daha ötesinde. Sözleşmenin içeriğine, kesinti kalemlerine ve işçilerin aylık çalışma saatlerine bakıldığında, ortaya çıkan manzara çok daha farklı.
TBMM’de görev yapan kamu işçileri adına imzalanan 2025 yılı toplu iş sözleşmesiyle birlikte;
–Brüt aylık maaş her şey dahiil 77.732,00 TL olarak belirlendi.
-Memurlara ödenen aile ve çocuk yardımı işçilere de sağlanacak.
-Yol, yemek, yakacak, bayram, ölüm, doğum, askerlik ve eğitim gibi sosyal yardım kalemlerinde artışa gidildi.
-Ayrıca iş risk tazminatı, şehit yakını ek primleri, kıdem zammı gibi özel ödemeler de sözleşmeye eklendi. (Kçp)
Sosyal medyada yayılan bir gönderide şu ifadeler yer aldı:
“Tediyelerle birlikte işçilerin ortalama maaşı 72 bin TL. Memurun aldığı aile yardımı işçilere de veriliyor ama işçinin aldığı ikramiye memura yok.”
Bu cümle ilk bakışta “eşitsizlik” algısı yaratırken, konunun detayına inilmeden yapılan kıyaslamaların kamuoyunu yanlış yönlendirdiği görülüyor.
İşin dikkat çekici tarafı ise şu: Birçok kamu çalışanı, kendi yan haklarını, ek ödemelerini ya da görev tazminatlarını maaş hesabına dahil etmeden hak arayışına girerken; söz konusu işçi olduğunda ise tüm kalemler kuruşu kuruşuna hesaplanıp, brüt tutarlar üzerinden algılar oluşturuluyor. Bu çifte standart, sadece adalet duygusunu zedelemekle kalmıyor, çalışanlar arasında gereksiz bir ayrışmayı da körüklüyor.
İşçilerin brüt maaşları üzerinden yapılan bu hesaplar, kesintileri dikkate almadığı için yanıltıcı oluyor. Gerçekte işçilerin maaşları üzerinden şu kalemlerde ciddi kesintiler yapılıyor:
SGK primi (%14)
İşsizlik primi (%1)
Damga vergisi
Gelir vergisi (%20 – %27 arasında)
2025 Nisan Ayı itibariyle %20 vergi dilimine gireceği için bir işçi, brüt 77.732₺ ‘den net olarak eline geçecek tutar: 54.180 TL (Yol,yemek,aile desteği çocuk desteği, meslek pirimleri vb tüm sosyal yardımlar dahil)
2025 Haziran Ayı itibariyle %27 vergi dilimine gireceği için bir işçi, brüt 77.732₺ den net olarak eline geçecek tutar: 49.695 TL (Yol,yemek,aile desteği çocuk desteği, meslek pirimleri vb tüm sosyal yardımlar dahil)
Not: Sendika aidatı yevmiye ile ilgili olduğu için ve yetkili sendika toplu sözleşmenin ayrıntılarını ve geçerli yevmiyeyi henüz net ilan etmediğinden, işçinin eline brüt geçecek 77.732₺ üzerinden hesaplama yapılmıştır. Bu sebep ile sendika aidat kesintisi yaklaşık rakam olarak girilmiştir.
Bu durum, sosyal medyada yapılan “72 bin TL maaş alıyorlar” eleştirisinin tamamen brüt tutar ve tediye ikramiye dahil edilerek uydurulduğunu gözler önüne seriyor.
İşçilere verilen 112 günlük tediye ve ikramiye, maaşlara aylık sabit yansımaz. Yıl içinde dönemsel olarak taksit taksit ödenir. Bu ödemeler 12 aya bölündüğünde, işçiye aylık ortalama 11.000 TL civarında ek gelir sağlar. Net maaşa eklendiğinde, tüm ek yardımlar, sosyal haklar ve ödeneklerle birlikte bir TBMM işçisinin aylık toplam kazancı yaklaşık 60.000 TL civarındadır.
Ancak burada da önemli bir not var: Bu tutar, en iyi çalışma şartlarının olduğu Meclis binasında, günde 8 saat, ayda en az 180 saat ter döken emekçilerin hakkıdır.
İşçiler için kazanılmış bu hakların, memur kesimiyle kıyaslanarak “işçilere fazladan maaş veriliyor” gibi sunulması, hem işçilerin emeğini gölgelemekte hem de kamu çalışanları arasında suni bir ayrışma yaratmaktadır.
Sosyal medyada yaratılan bu fırtına, aslında brüt rakamlarla ortaya atılan, emekçinin gerçekte eline ne geçtiğini göz ardı eden bir algı çalışmasıdır.
Bir işçinin hakkı, sadece aldığı maaşla değil, verdiği emek, katlandığı risk, geçirdiği gece nöbetleri ve sırtladığı yükle ölçülmelidir. TBMM gibi kurumsal bir yapıda dahi 60 bin TL’yi net olarak göremeyen işçilerin üzerinden yapılan bu hesaplar, ne adaletli ne de insaflıdır.
İşçinin alın teri, kimsenin “trend” oluşturmak ve işçi maaşı üzerinden hak arama uğruna araçsallaştırabileceği bir meta değildir.
kamuiscileri.org
info@kamuiscileri.org
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
çok güzeL ifade etmişsiniz görünmeyen tarafLarı eLinize emeğinize sağLık