Toplu sözleşme taleplerine 2,5 aydır yanıt bekleyen kamu işçileri, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan’ın sessizliğine tepkili. Sosyal medyada mizahi ama öfkeli tepkiler büyürken, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral’ dan da bu sessizliğe eleştiri geldi.
Hak-İş Konfederasyonu, 27 Şubat 2025’te yaklaşık 600 bin kamu işçisinin taleplerini Türkiye Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası’na (TÜHİS) iletti. Talepler arasında günlük brüt taban ücretin 1800 TL’ye çıkarılması ve üzerine yüzde 50 zam yapılması da yer aldı. Ancak aradan geçen 2,5 aya rağmen hükümetten herhangi bir karşı teklif gelmemesi, işçiler arasında huzursuzluk yaratmış durumda.
Tepkilerin hedefinde ise kamu işçilerinin sözcüsü olması beklenen Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan var. Arslan’ın yaşanan süreç boyunca sessiz kalması, işçi kesiminde hayal kırıklığı yaratırken, sosyal medyada da sert tepkilere neden oldu. “#MahmutArslanAranıyor”, “#BaşkanUzaydaAranıyor” gibi etiketlerle eleştiriler çığ gibi büyürken, “Sendika başkanı değil, sanki kayıp ilanı” gibi yorumlar dikkat çekti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart 2025’te gözaltına alınması ve ardından tutuklanması, uluslararası kamuoyunda geniş yankı buldu. Avrupa’nın çeşitli şehirlerinde düzenlenen protestolarla İmamoğlu’na destek verilirken, Türkiye’deki demokratik süreçlere yönelik endişeler dile getirildi.
Bu süreçte, Hak-İş Konfederasyonu’nu temsilen yurtdışında bir toplantıya katılan temsilcinin, İmamoğlu’nun tutuklanmasına karşı yapılan etkinlikte sessiz kalması dikkat çekti. Toplantıya katılan diğer uluslararası sendika ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri, Türkiye’deki gelişmeleri kınayan açıklamalarda bulunurken, Hak-İş temsilcisinin herhangi bir yorum yapmaması, sendika üyeleri ve kamuoyu tarafından eleştirildi.
Hak-İş’in bu sessizliği, sendikanın tarafsızlığı ve üyelerinin haklarını savunma konusundaki tutumuna dair soru işaretleri oluşturdu. Özellikle, Türkiye’deki kamu işçilerinin taleplerine yönelik sessiz kalınmasıyla birleşen bu durum, sendikanın genel yaklaşımının sorgulanmasına neden oldu.
Sendika üyeleri ve kamuoyu, Hak-İş yönetiminden daha açık ve net bir duruş sergilemesini beklerken, bu tür olaylarda sessiz kalınmasının sendikanın temsil ettiği değerlerle örtüşmediği yönünde görüşler dile getiriliyor.
İşçilerin beklentilerine karşılık verilmeyen bu süreç artık sadece sosyal medyada değil, siyaset gündemine de taşındı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyesi Oktay Saral da konuyla ilgili olarak resmi X (Twitter) hesabından çağrıda bulundu.
Hak İş Genel Başkanı son zamanlarda gündemden düşmeyen gelişmelere bir açıklama getirmeli ve yaşanan mağduriyetleri giderecek bir adım atmalıdır.
Yoksa duyulan güven sarsıldığı gibi akıllardaki soru işaretleri de hiçbir zaman giderilmeyecektir.
İsminin hakkını vererek her yerde… pic.twitter.com/txFKeLuC4X— Oktay SARAL (@oktay_saral) May 29, 2025
Bu çıkış, yalnızca işçilerin değil, kamuoyunun ve siyasetin de artık Hak-İş’ten bir açıklama beklediğinin göstergesi oldu.
Toplu sözleşme görüşmelerinin gecikmesi nedeniyle kamu işçileri, yaklaşık 5-6 aydır aynı ücretle çalışıyor. Artan enflasyon karşısında maaşları giderek eriyen çalışanlar, alım güçlerinin ciddi şekilde düştüğünü söylüyor. Sürecin kasıtlı olarak uzatıldığını düşünen birçok işçi ise yaşananları “oyalama taktiği” olarak yorumluyor.
Tüm bu gelişmelere rağmen Hak-İş yönetiminden ve Mahmut Arslan’dan hala herhangi bir resmi açıklama yapılmış değil. Gerek sosyal medyada gerekse siyasi isimler tarafından “nerede?” sorusu yöneltilen Arslan’ın bu sessizliği ne zaman bozacağı ise merak konusu.
Kaynak:İşçi Haber
Subscribe to get the latest posts sent to your email.